Bilindik yollardan geçip yine de kaybolmayı dilediğimiz sokaklarda yürürken daha kolaydı sanki yaşamak. Hiç tanımadığımız ama ihtimalini sevdiğimiz biriyle köşeyi döner dönmez göz göze gelme ihtimalimizi severdik. Çoğu zaman bilememek ama hissedebilmekti yaşamak. Baharın geldiğini çiçeklenen ağaçlardan anlardık eskiden, şimdi birbirinin aynı günleri yaşarken gelip geçiyor belki de bize kendini hiç fark ettirmeden. Sahi sadece düşlerken kaybolmayı ne ara bu kadar yabancılaştık yürüdüğümüz o yollara, çiçekli dallara hatta kendimize? Cevabı bulamıyoruz değil mi? Ne yazık yaşamaya çalışırken unutmak hayatı.
Ama hala canlı bazı anılar hafızalarda biliyorum. Biliyorum yalnızlık her köşe başına yerleşemedi henüz. Sabahları uyanırken hala birkaç anı var yüzümüzü güldüren. Çocuklar mesela hiç vazgeçmediler oyunlarıyla büyümekten, biz hiç vazgeçmedik kalbimizi dolduran duyguları seve seve kabul etmekten. Belki bir gün yine döneriz o çiçekli bahçelerimize, ıslanırız yaz yağmurlarında. Belki anlamaya çalışırsak kendimizi kaybolmayız içimizdeki o boşluklarda. Güzelliğini fark edebildiğimiz yarınlarda, yarınlarla görüşebilmek dileğiyle.