Eskimiş, boyları dökülmüş ahşap pencerenin kenarında duruyordu dünya. Bazı ülkeler koca, yuvarlak plastikten ayrılmış yerlerini boşluğa bırakmıştı.
<span;>Üç kere döndürdüm dünyayı. Gözlerimi kapattım ve içimdeki ses dur dediğinde parmağımı bir noktaya bastırdım. Adını daha önce hiç duymadığım, şu an bile hatırlamadığım bir ülkeydi o nokta. Orada olduğumu hayal ettim. Beyaz, çiçekli bir duvara dayalı sandalyeye oturdum önce. Kendime dünyanın en güzel kahvesini sipariş ettim. Yanında gelen minik turuncu kurabiye tabakta çok hoş duruyordu. O ay okuduğum çocuk kitaplarından birini almıştım yanıma. Rastgele bir sayfa açtım, son cümleyi okudum. ” Bugün de okulda yıldız kazandım çok mutluyum” diye bitiyordu cümle. Ufak bir çocuk olmak, kazandığım yıldızla gülücükler saçmak istedim. Anlık bile olsa bu tür katıksız duyguları anımsamak için her ay okurdum bu kitaplardan. Aniden başlayan yağmur ve cama vurduğunda çıkan sesi beni bu hayalden çekip aldı. Yağmura baktım ve” ne güzel olurdu orada yeniden ve sadece güzellikler için bir başlangıç yapmak” dedim fısıltıyla. Gözlerimi kaldırıma çevirdiğimde akan çamurlu yağmur suyu birden içimi burktu niyeyse. O çiçekli duvar yerine ya karanlık bir dünya varsa orada, ya şu an duyduğum yağmur kokusunu bile orada özler olursam? İşte bu iki duygu bana elimde olanların değerini, başarıya, mutluluğa giden yolun kendimden geçtiğini gösterdi. Ben o gün dünyayı durdurduğumda kendimi yeniden, heyecan dolu anlarla hayata başlattım. Artık nerede olduğumun anlamı yoktu, nasıl yaptığımın anlamı vardı.
Dünyayı Durdurduğumda
03
Kas
Yıldız kazanmak her yaşta insanları mutlu eder. Güzel bir yazı olmuş. Bir yıldız benden *
Çok teşekkür ederim
İçinde olduğumu hissedebildigim keyifli bir yazı olmuş.Yuregine sağlık
Çok teşekkür ederim.
???